Depremde 96 kişinin öldüğü binanın görevlisi: 'Asansörün altından su çıkardı'

 
Depremde 96 kişinin öldüğü binanın görevlisi: 'Asansörün altından su çıkardı' Depremde 96 kişinin öldüğü binanın görevlisi: 'Asansörün altından su çıkardı'

Bunun için vereceğiniz ceza müebbet ise de ben buna razıyım. Bundan dolayı bana ve yönetime suç isnat etmek mümkün değildir. Yani Ebrar’la ilgili, inşaat yapımıyla ilgili hiçbir alakamız yok. Deprem anında öğrendim bunları. Yardımcı olmak istedim, hepsi bu. Ben kooperatifi bitirdim, çevre düzenlemesi var, borcu olan üyeler var. Ne kadar sağlam olduğunu siz hesap edin artık. Yöneticinin bu hususta bir ilgisi yoktur. ‘ÇETİN KURT, ATTIĞI İMZADAN SORUMLUDUR’Tevfik Tepebaşı ise binanın Çetin Konut Yapı Kooperatifi tarafından yapıldığını ve kendisinin kooperatif üyesi dahi olmadığını ve bu nedenle hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, kooperatifin de görevinin binayı yapacak ekibi bulup malzemeleri temin etmek dışında hiçbir bir sorumluğu olmadığını söyledi. Çetin Kurt teknik eleman değildir, inşattan anlamaz, yasada sen burayı inceleyeceksin diye bir sorumluluğu da yoktur. Metin Kazancı’nın yönetime geçmesinin sebebi Miraç Apartmanı’nın arsası kendilerinindi, yani hiçbir ilgisi yok arkadaşın, Tamer Kurtaran da öyle. ‘İNŞAATLA İLGİM YOK, YARDIMCI OLMAK İÇİN İMZA ATTIM’Duruşmada ilk olarak Çetin Kurt savunma yaptı. Arsayı aldı mecburen imzaladık, Metin Bey de imzaladı. Asansörün altından su çekildiğini birkaç defa gördüm. Orada da her şeyi yapan Çetin’di. Benim suçum bu. Beton parçalarını birbirine vurduğumuz da tuz gibi dağılıyordu. Sonra G Blok’u da almış, G Blok’a da imza attım. ",. Benim Ebrar’la, F Blok’la uzaktan yakından hiçbir alakam yok. 99 depreminden sonra yapıldığını ve güvenli olduğunu söylediler ama betonu toz gibi elimde dağılıyordu. A’dan Z’ye hiçbir ilgim yok, sadece muhasebesine baktım. Tutuklu sanıklar Çetin Kurt ile başka dosyalardan tutuklu olan Tevfik Tepebaşı, Ahmet Doğan ve Atilla Öz, tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS sistemi ile duruşmaya bağlanırken, diğer tutuksuz 5 sanık duruşmaya katılmadı. BETON TOZ GİBİ ELİMDE DAĞILIYORDUDaha sonra duruşmaya katılan ölenlerin yakınlarına söz hakkı verilip şikayetçi olup olmadıkları soruldu. Burayı Tevfik Tepebaşı yaptı olarak biliyoruz” diye konuştu. Arsayı, parayı kimden aldı bilmiyorum. ”‘YÖNETİM KURULU ÜYESİ OLDUĞUMU DEPREMDEN SONRA ÖĞRENDİM’Metin kazancı da suçlamaları kabul etmeyerek dava konusu binanın yapımıyla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını söyledi. Ahmet Doğan ile Atilla Öz de F Blok’la hiçbir alakaları olmadığını ifade ederek suçlamaları reddetti. Kimden aldı arsayı bilmiyorum. 96 kişinin hayatını kaybettiği yıkılan F Blok ile ilgili yürütülen soruşturma sonunda sitenin kurucusu Tevfik Tepebaşı (81), F bloku yapan Çetin Konut Yapı Kooperatif Başkanı Çetin Kurt (64), Tevfik Tepebaşı’nın damadı Ahmet Doğan (51), Atilla Öz (62), Berra Elbistanlı (48), Mehmet Akif Özgüler (73), Metin Kazancı (60), Mustafa Timurbanga (55) ve Tamer Kurtaran (60) hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralama neden olma suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle Kahramanmaraş 5’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. İnşaatla hiçbir ilgim yok. Bundan dolayı da bana suç isnat etmek mümkün değildir. Kimin yaptırdığını bilmiyorum ama Tevfik Tepebaşı’nın yaptırdığını söylüyorlardı. ",Kahramanmaraş’ta depremde 96 kişinin hayatını kaybettiği Ebrar Siteleri F Blok’la ilgili 1’i tutuklu, 9 kişinin ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle yargılandığı davada, binadan sağ kurtulanlar betonun çok kalitesiz olduğunu ve toz gibi dağıldığını söyledi. 30 da F Blok’un üzerindeydim. Binada 2 çocuğunu kaybeden Hilmi Çiftçi, sorumlulardan şikayetçi olduğunu belirterek, “Depremden 4 ay önce taşındım. Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklardan Mehmet Akif Özgüler ile Mustafa Timurbanga hakkında da yakalama kararı çıkartılmasına karar vererek duruşmayı erteledi. Geçen yıl 6 Şubatta meydana gelen depremlerde Ebrar Siteleri’nde yaklaşık 1400 kişi yaşamını yitirdi. Kepçeler demirleri kaldırırken beton akıp gidiyordu” diye konuştu.  Yaptık, tamam suç, o suçun cezasını çekmeye razıyım” diye cevap verdi. ‘Hayırdır, ne oluyor?’ diye sorduğumda ‘Altı bataklık batarsın, arabayla çökersin’ dedi. Fazla demir kullanılmış tamam ama beton özelliği yoktu. Ben de orada kooperatife üye değilim, kooperatif yöneticisi de değilim. TABLAYI DEMİRLE KIRDIMMuhammed Çetinkaya ise ailesiyle birlikte enkaz altında kaldığını ve kızını kaybettiğini söyledi. Yöneticimiz rahmetli oldu, binanın bahçesine beni araçla sokmadı. ASANSÖRÜN TABANINDAN SU ÇIKARDIEşini ve kızını kaybeden bina görevlisi Halil İbrahim Hasırcı da binanın 5-6 saniye içinde çöktüğünü ifade ederek, “Zaten dayanıksız olduğu oradan belliydi. İddia ediyorum, oradan bir tane vatandaş çıksın beni tanıyan, bana aidat veren, bana para veren çıksın müebbet hapis verin cezama razıyım” dedi. TUZ GİBİ DAĞILIYORDUBinada babası ve yeğenini kaybeden Ömer Durna da betonun çok kalitesiz olduğunu belirterek, “Ben 04. Enkazdan çıktıktan sonra ölü ya da diri çocuklarımı çıkarmak için balkondan aldığım bir demirle binanın tablasını kırdım başkanım. Deprem olduktan sonra yönetim kurulu üyesi olduğumdan haberim oldu. Binanın temelinden bitimine kadar belediye ekiplerince 15 defa denetlendiğini ifade eden Tepebaşı, kendisini şöyle savundu:“İnşaatın yapım safhasından ve denetiminden benim hiçbir sorumluluğum yoktur. Ebrar Sitesi’nde Tevfik Tepebaşı dışında hiç kimsenin ismini duymadık, orayı yapan Tevfik Tepebaşı’dır” ifadelerini kullandı. Çetin Kurt’a bu bölgenin fay hattı olduğu, çürük olduğu, altından su çıktığı söyleniyor ve niye öngörmedin, tedbir almadın diye soruluyor. Miraç Apartmanı’nı 7 daire karşılığında Çetin Kurt’a verdiğini ve binanın daha iyi yapılması için kooperatife üye olduğunu belirten Kazancı, “Ben ayakkabıcıyım, inşaat işinden hiç anlamam, inşaatın İ’sini bilmem. Ben deprem anını ayakta yaşadım ve bina 8-10 saniye dayandı” dedi. Ben de ‘Hocam bizim kooperatif bitmek üzere’ dedim. Orayı bitirdikten sonra ben çıkarım sizin adınıza burayı alabilirsiniz dedim ve aldı. 6-7 saniye içinde binanın yıkıldığını belirten Çetinkaya, “Binanın çok kötü dağıldığını betonların un ufak olduğunu gördüm. Bizim inşaatı bize teslim ettikten sonra ne yaptı hiç bilmem. Orayla uzaktan yakından hiç alakam yok. Bana geldi, ‘Bana bir kooperatif kur’ dedi. Bu inşaatı hangi mühendis yaptı, statikcisi kim bilmiyorum. Uygun görüldükten sonra şartlarını belirlemiş belediye meclisinde bu konular görüşülmüş, sonunda da bu başkan tarafından imzalanarak imara açılmıştır. Arsamı verdim, karşılığında Çetin’den 7 daire aldım. Çetin Kurt, “İnşaat yapımıyla ilgili hiçbir bağlantım yok diyorsunuz ama inşaat yapımıyla ilgili tüm sözleşmelere neden imza attınız?” sorusu üzerine ise, “Ben Tevfik Bey için canımı veririm. Ben sadece Miraç’ta üye olduğumu biliyorum” diye konuştu. Suçlamaları kabul etmeyen Kurt, Tevfik Tepebaşı’nın muhasebecisi olduğunu, kooperatifi Miraç Apartmanı’nı yapmak için kurduğunu belirterek, “Bizim inşaatta borçlar nedeniyle ilerleyemez hale gelmişti. Benim orada resmi bir görevim yoktur ve hiçbir yerde de imzam yoktur. Tevfik hoca da sevdiğim bir insan, dürüst insan. Kooperatifin yönetiminde olmak benim suçum. Çetin bey ‘Ben hatır için yaptım’ diyor ama yönetiyorsa, yönetimden, attığı imzadan sorumludur. Belediyenin imar komisyonu incelemiştir, DSİ incelemiş, bayındırlık incelemiş burası uygun mu diye. Ben evime ekmek götürmek zorundayım. Canlı ve ölü en az 10 kişiyi çıkardım. Çünkü yasada böyle bir görev yoktur, yasada olmayan görevden dolayı bir insanı suçlamak zaten mümkün değildir. Apartmanın asansörünün tabanından su çıkardı biz o suyu motorlar dışarı atardık ve biz bunu devamlı yapardık. 7 gün boyunca cenazemizi bekledik. Suyun niye olduğunu şimdi anlıyoruz, zeminin sulak bir arazi olduğunu, tabanının sulak olduğunu, sağlam olmadığını şimdi anladık. Yönetim kurulunda olduğu için yardımcı olmak maksadıyla. Davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık Metin Kazancı, binadan sağ çıkanlar, ölenlerin yakınları ve tarafların avukatları katıldı.

Depremde 96 kişinin öldüğü binanın görevlisi: 'Asansörün altından su çıkardı'

Bundan dolayı bana ve yönetime suç isnat etmek mümkün değildir. ‘Hayırdır, ne oluyor?’ diye sorduğumda ‘Altı bataklık batarsın, arabayla çökersin’ dedi. 6-7 saniye içinde binanın yıkıldığını belirten Çetinkaya, “Binanın çok kötü dağıldığını betonların un ufak olduğunu gördüm. Burayı Tevfik Tepebaşı yaptı olarak biliyoruz” diye konuştu. Arsamı verdim, karşılığında Çetin’den 7 daire aldım. Apartmanın asansörünün tabanından su çıkardı biz o suyu motorlar dışarı atardık ve biz bunu devamlı yapardık. Kepçeler demirleri kaldırırken beton akıp gidiyordu” diye konuştu. Yani Ebrar’la ilgili, inşaat yapımıyla ilgili hiçbir alakamız yok. Ben evime ekmek götürmek zorundayım. Binada 2 çocuğunu kaybeden Hilmi Çiftçi, sorumlulardan şikayetçi olduğunu belirterek, “Depremden 4 ay önce taşındım. Yöneticinin bu hususta bir ilgisi yoktur. Yardımcı olmak istedim, hepsi bu. Miraç Apartmanı’nı 7 daire karşılığında Çetin Kurt’a verdiğini ve binanın daha iyi yapılması için kooperatife üye olduğunu belirten Kazancı, “Ben ayakkabıcıyım, inşaat işinden hiç anlamam, inşaatın İ’sini bilmem. Belediyenin imar komisyonu incelemiştir, DSİ incelemiş, bayındırlık incelemiş burası uygun mu diye. Çetin Kurt, “İnşaat yapımıyla ilgili hiçbir bağlantım yok diyorsunuz ama inşaat yapımıyla ilgili tüm sözleşmelere neden imza attınız?” sorusu üzerine ise, “Ben Tevfik Bey için canımı veririm. Orayla uzaktan yakından hiç alakam yok. Ne kadar sağlam olduğunu siz hesap edin artık. Metin Kazancı’nın yönetime geçmesinin sebebi Miraç Apartmanı’nın arsası kendilerinindi, yani hiçbir ilgisi yok arkadaşın, Tamer Kurtaran da öyle. Bundan dolayı da bana suç isnat etmek mümkün değildir. İddia ediyorum, oradan bir tane vatandaş çıksın beni tanıyan, bana aidat veren, bana para veren çıksın müebbet hapis verin cezama razıyım” dedi. Suçlamaları kabul etmeyen Kurt, Tevfik Tepebaşı’nın muhasebecisi olduğunu, kooperatifi Miraç Apartmanı’nı yapmak için kurduğunu belirterek, “Bizim inşaatta borçlar nedeniyle ilerleyemez hale gelmişti. TUZ GİBİ DAĞILIYORDUBinada babası ve yeğenini kaybeden Ömer Durna da betonun çok kalitesiz olduğunu belirterek, “Ben 04. ‘İNŞAATLA İLGİM YOK, YARDIMCI OLMAK İÇİN İMZA ATTIM’Duruşmada ilk olarak Çetin Kurt savunma yaptı. Uygun görüldükten sonra şartlarını belirlemiş belediye meclisinde bu konular görüşülmüş, sonunda da bu başkan tarafından imzalanarak imara açılmıştır. Çetin Kurt’a bu bölgenin fay hattı olduğu, çürük olduğu, altından su çıktığı söyleniyor ve niye öngörmedin, tedbir almadın diye soruluyor. Ben sadece Miraç’ta üye olduğumu biliyorum” diye konuştu. ‘ÇETİN KURT, ATTIĞI İMZADAN SORUMLUDUR’Tevfik Tepebaşı ise binanın Çetin Konut Yapı Kooperatifi tarafından yapıldığını ve kendisinin kooperatif üyesi dahi olmadığını ve bu nedenle hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, kooperatifin de görevinin binayı yapacak ekibi bulup malzemeleri temin etmek dışında hiçbir bir sorumluğu olmadığını söyledi. Çetin Kurt teknik eleman değildir, inşattan anlamaz, yasada sen burayı inceleyeceksin diye bir sorumluluğu da yoktur. Arsayı aldı mecburen imzaladık, Metin Bey de imzaladı. Arsayı, parayı kimden aldı bilmiyorum. Tutuklu sanıklar Çetin Kurt ile başka dosyalardan tutuklu olan Tevfik Tepebaşı, Ahmet Doğan ve Atilla Öz, tutuklu bulundukları cezaevinden SEGBİS sistemi ile duruşmaya bağlanırken, diğer tutuksuz 5 sanık duruşmaya katılmadı. Deprem olduktan sonra yönetim kurulu üyesi olduğumdan haberim oldu. Mahkeme heyeti, tutuksuz sanıklardan Mehmet Akif Özgüler ile Mustafa Timurbanga hakkında da yakalama kararı çıkartılmasına karar vererek duruşmayı erteledi. Ben de ‘Hocam bizim kooperatif bitmek üzere’ dedim. Ben kooperatifi bitirdim, çevre düzenlemesi var, borcu olan üyeler var. Asansörün altından su çekildiğini birkaç defa gördüm. Sonra G Blok’u da almış, G Blok’a da imza attım. A’dan Z’ye hiçbir ilgim yok, sadece muhasebesine baktım. Kooperatifin yönetiminde olmak benim suçum. Binanın temelinden bitimine kadar belediye ekiplerince 15 defa denetlendiğini ifade eden Tepebaşı, kendisini şöyle savundu:“İnşaatın yapım safhasından ve denetiminden benim hiçbir sorumluluğum yoktur. Kimin yaptırdığını bilmiyorum ama Tevfik Tepebaşı’nın yaptırdığını söylüyorlardı. Ebrar Sitesi’nde Tevfik Tepebaşı dışında hiç kimsenin ismini duymadık, orayı yapan Tevfik Tepebaşı’dır” ifadelerini kullandı. Ben de orada kooperatife üye değilim, kooperatif yöneticisi de değilim. Suyun niye olduğunu şimdi anlıyoruz, zeminin sulak bir arazi olduğunu, tabanının sulak olduğunu, sağlam olmadığını şimdi anladık. 96 kişinin hayatını kaybettiği yıkılan F Blok ile ilgili yürütülen soruşturma sonunda sitenin kurucusu Tevfik Tepebaşı (81), F bloku yapan Çetin Konut Yapı Kooperatif Başkanı Çetin Kurt (64), Tevfik Tepebaşı’nın damadı Ahmet Doğan (51), Atilla Öz (62), Berra Elbistanlı (48), Mehmet Akif Özgüler (73), Metin Kazancı (60), Mustafa Timurbanga (55) ve Tamer Kurtaran (60) hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralama neden olma suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle Kahramanmaraş 5’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Ahmet Doğan ile Atilla Öz de F Blok’la hiçbir alakaları olmadığını ifade ederek suçlamaları reddetti. Orayı bitirdikten sonra ben çıkarım sizin adınıza burayı alabilirsiniz dedim ve aldı. Çünkü yasada böyle bir görev yoktur, yasada olmayan görevden dolayı bir insanı suçlamak zaten mümkün değildir. ",. Çetin bey ‘Ben hatır için yaptım’ diyor ama yönetiyorsa, yönetimden, attığı imzadan sorumludur. ASANSÖRÜN TABANINDAN SU ÇIKARDIEşini ve kızını kaybeden bina görevlisi Halil İbrahim Hasırcı da binanın 5-6 saniye içinde çöktüğünü ifade ederek, “Zaten dayanıksız olduğu oradan belliydi. Enkazdan çıktıktan sonra ölü ya da diri çocuklarımı çıkarmak için balkondan aldığım bir demirle binanın tablasını kırdım başkanım. Deprem anında öğrendim bunları. Fazla demir kullanılmış tamam ama beton özelliği yoktu. Yönetim kurulunda olduğu için yardımcı olmak maksadıyla. Bunun için vereceğiniz ceza müebbet ise de ben buna razıyım. Bu inşaatı hangi mühendis yaptı, statikcisi kim bilmiyorum. Ben deprem anını ayakta yaşadım ve bina 8-10 saniye dayandı” dedi. TABLAYI DEMİRLE KIRDIMMuhammed Çetinkaya ise ailesiyle birlikte enkaz altında kaldığını ve kızını kaybettiğini söyledi. ”‘YÖNETİM KURULU ÜYESİ OLDUĞUMU DEPREMDEN SONRA ÖĞRENDİM’Metin kazancı da suçlamaları kabul etmeyerek dava konusu binanın yapımıyla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını söyledi. İnşaatla hiçbir ilgim yok. Benim orada resmi bir görevim yoktur ve hiçbir yerde de imzam yoktur. Geçen yıl 6 Şubatta meydana gelen depremlerde Ebrar Siteleri’nde yaklaşık 1400 kişi yaşamını yitirdi. Davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık Metin Kazancı, binadan sağ çıkanlar, ölenlerin yakınları ve tarafların avukatları katıldı. Beton parçalarını birbirine vurduğumuz da tuz gibi dağılıyordu. Kimden aldı arsayı bilmiyorum. Canlı ve ölü en az 10 kişiyi çıkardım. ",Kahramanmaraş’ta depremde 96 kişinin hayatını kaybettiği Ebrar Siteleri F Blok’la ilgili 1’i tutuklu, 9 kişinin ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle yargılandığı davada, binadan sağ kurtulanlar betonun çok kalitesiz olduğunu ve toz gibi dağıldığını söyledi. Tevfik hoca da sevdiğim bir insan, dürüst insan. 30 da F Blok’un üzerindeydim. Yöneticimiz rahmetli oldu, binanın bahçesine beni araçla sokmadı. Bana geldi, ‘Bana bir kooperatif kur’ dedi. Orada da her şeyi yapan Çetin’di. Bizim inşaatı bize teslim ettikten sonra ne yaptı hiç bilmem. Benim Ebrar’la, F Blok’la uzaktan yakından hiçbir alakam yok. Benim suçum bu. BETON TOZ GİBİ ELİMDE DAĞILIYORDUDaha sonra duruşmaya katılan ölenlerin yakınlarına söz hakkı verilip şikayetçi olup olmadıkları soruldu.  Yaptık, tamam suç, o suçun cezasını çekmeye razıyım” diye cevap verdi. 7 gün boyunca cenazemizi bekledik. 99 depreminden sonra yapıldığını ve güvenli olduğunu söylediler ama betonu toz gibi elimde dağılıyordu.