Özdemir İnce: Beterin beterinin beteri...

AKP genel başkanının bu kişilik sapıncı demokrasicilik oynamaktan da geri kalmamaktadır. Oysa günümüzde, Fransızların “Barış İçinde Birlikte Yönetim” dedikleri “cohabitation pasifique” tarzı, demokratik yönetimin kaçınılmaz sonucu kabul edilmektedir. Şu anda Hatay’daki mevcut yerel yönetim, maalesef şu deprem olayından sonra, bad-el harab-ül Basra (Arapça bu cümlenin Türkçesi Basra harap olduktan sonra. Benim sözüm burada bitiyor. Bu özlü söz R. tr)Adam sanki Nemrut! Devlet hizmetinde çalışanlara “geçim ekmeği”ni AKP veriyormuş! Bu ne arlanmazlık! İnancınıza göre “kulun rızkını” Tanrı vermiyor mu? Utanmazlık! Siz ki tehdit ve dilenmek oy isteme tarzınızdır; ama devlet için çalışanların işvereni bizzat devlettir. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı’ dedi. İfade, iş işten geçtikten sonra, anlamına geliyor) oldu. Atalarımız, “Beterin de beteri vardır” demişler. Nerede belediye başkanı? Yok. 4 Şubat 2024 tarihli BBC News Türkçe’den aktarıyorum:“Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen kent olan Hatay’da yaptığı konuşma hem tartışma yarattı hem de muhalefetin tepkisini çekti. Oy vermeyebilirler ancak AK Parti davamıza karşı bayrak sallarlarsa ertesi gün kendilerini başka bir yerde bulurlar’ dedi. AKP davasına karşı bayrak sallarlarsa, işsiz kalırlarmış. Gerçek velinimet ise vergi ödeyen halkın kendisidir. Metiner, ‘Ekmek verdiğimiz insanlardan oy dilenmeyiz. . ”1 Erdoğan Teziç, “Providansiyel İlahi Hukuk Doktrini”, Anayasa Hukuku, Beta Yayınevi, 13. Mehmet kardeşimizin Hataylıların teveccühüne mazhar olduğunu görmekten memnuniyet duyuyorum’ diye konuşan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:‘Hatay, kamu yatırımlarını noksansız alsa da yereldeki vizyon eksikliği nedeniyle potansiyelini açığa çıkmakta zorlanan şehrimiz. 95. . AKP Genel Başkanı R. . T. Bası, s. “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. com. . Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı!” cümlesi demokrasiyi kullanan bir monarkın tehditlerini ifade etmektir. ’”Beterin beterini, merhametsizliğin en dibini ve Tanrılaşmanın yeni bir icadını şu cümle dünyaya ilan ediyor: “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Ve el Hak! AKP’li Maraş ve Adıyaman’ın depremzede ahalisi keyiften dümbelek çalıp göbek atmakta!Ama R. Erdoğan, Antakya Spor Salonu’nda düzenlenen Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Hatay İlçe Belediye Başkan Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ‘Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. ",. ” (cumhuriyet. AKP’li Mehmet Metiner’in 14 Mart 2019 tarihli konuşmasından aktarıyorum: “Eski AKP milletvekili Mehmet Metiner, kamu kurumlarında çalışıp da AKP’ye oy vermeyi düşünmeyen seçmenlere yönelik tehdit gibi ifadeler kullandı. Bir başka açıdan, kutsallaşma özentisi de söz konusudur. ‘Hatay Büyükşehir’de Cumhur İttifakı adayı olarak Mehmet Öntürk kardeşimizi kamuoyumuzla paylaştık. T. Erdoğan şikâyetçi: “Söylediğim sözler üzerinde tepiniyorlar. “A” partisinden cumhurbaşkanı, “B” partisinden başbakan. Erdoğan’ın ağzıyla da doğrulandı. T. İşte şimdi, 31 Mart akşamı yeni bir dönemi, ben inanıyorum ki Mehmet Öntürk kardeşim ve ekibiyle ayağa kaldıracaktır. AKP genel başkanının Hatay’da yaptığı, başbakansız cumhurbaşkanı konuşması demokrasinin köküne kezzap suyu dökmenin sanığı ve tanığıdır. Zaten öyle oluyor! Ne oldum delisi olmak “beter” bir şeydir. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı!”Böyle bir konuşmayı, halkın demokratik oylarıyla göreve gelen bir yönetici asla yapmaz! Böyle bir konuşmayı, halk egemenliğinin ifadesi olan demokratik oyla gelip, iktidarda deforme ve dejenere olan ve iktidarının kaynağının ilahi bir güçten geldiğini sanmaya başlayan “baştan çıkmış” bir “monark” (padişah, sultan, han, şah, hükümdar, emir) yapabilir. Erdoğan, Hataylılara “Ya Kırk Katır Ya Kırk Satır” diye gözdağı veriyor. 1 Zaten Erdoğan’ı tanımlamak için kullanılan “tek adam”, “şahsım” ve “Başyüce” gibi tanımlayıcı sıfatlar “monark”ı işaret etmektedir.

Özdemir İnce: Beterin beterinin beteri...

Zaten öyle oluyor! Ne oldum delisi olmak “beter” bir şeydir. . AKP’li Mehmet Metiner’in 14 Mart 2019 tarihli konuşmasından aktarıyorum: “Eski AKP milletvekili Mehmet Metiner, kamu kurumlarında çalışıp da AKP’ye oy vermeyi düşünmeyen seçmenlere yönelik tehdit gibi ifadeler kullandı. AKP genel başkanının bu kişilik sapıncı demokrasicilik oynamaktan da geri kalmamaktadır. T. ’”Beterin beterini, merhametsizliğin en dibini ve Tanrılaşmanın yeni bir icadını şu cümle dünyaya ilan ediyor: “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. ‘Hatay Büyükşehir’de Cumhur İttifakı adayı olarak Mehmet Öntürk kardeşimizi kamuoyumuzla paylaştık. “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Erdoğan şikâyetçi: “Söylediğim sözler üzerinde tepiniyorlar. ” (cumhuriyet. com. Erdoğan, Antakya Spor Salonu’nda düzenlenen Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Hatay İlçe Belediye Başkan Tanıtım Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, ‘Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Erdoğan’ın ağzıyla da doğrulandı. tr)Adam sanki Nemrut! Devlet hizmetinde çalışanlara “geçim ekmeği”ni AKP veriyormuş! Bu ne arlanmazlık! İnancınıza göre “kulun rızkını” Tanrı vermiyor mu? Utanmazlık! Siz ki tehdit ve dilenmek oy isteme tarzınızdır; ama devlet için çalışanların işvereni bizzat devlettir. Ve el Hak! AKP’li Maraş ve Adıyaman’ın depremzede ahalisi keyiften dümbelek çalıp göbek atmakta!Ama R. ”1 Erdoğan Teziç, “Providansiyel İlahi Hukuk Doktrini”, Anayasa Hukuku, Beta Yayınevi, 13. Metiner, ‘Ekmek verdiğimiz insanlardan oy dilenmeyiz. Bir başka açıdan, kutsallaşma özentisi de söz konusudur. Atalarımız, “Beterin de beteri vardır” demişler. Gerçek velinimet ise vergi ödeyen halkın kendisidir. 1 Zaten Erdoğan’ı tanımlamak için kullanılan “tek adam”, “şahsım” ve “Başyüce” gibi tanımlayıcı sıfatlar “monark”ı işaret etmektedir. 4 Şubat 2024 tarihli BBC News Türkçe’den aktarıyorum:“Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok etkilenen kent olan Hatay’da yaptığı konuşma hem tartışma yarattı hem de muhalefetin tepkisini çekti. Şu anda Hatay’daki mevcut yerel yönetim, maalesef şu deprem olayından sonra, bad-el harab-ül Basra (Arapça bu cümlenin Türkçesi Basra harap olduktan sonra. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı!”Böyle bir konuşmayı, halkın demokratik oylarıyla göreve gelen bir yönetici asla yapmaz! Böyle bir konuşmayı, halk egemenliğinin ifadesi olan demokratik oyla gelip, iktidarda deforme ve dejenere olan ve iktidarının kaynağının ilahi bir güçten geldiğini sanmaya başlayan “baştan çıkmış” bir “monark” (padişah, sultan, han, şah, hükümdar, emir) yapabilir. T. . Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı’ dedi. AKP davasına karşı bayrak sallarlarsa, işsiz kalırlarmış. T. İşte şimdi, 31 Mart akşamı yeni bir dönemi, ben inanıyorum ki Mehmet Öntürk kardeşim ve ekibiyle ayağa kaldıracaktır. Oy vermeyebilirler ancak AK Parti davamıza karşı bayrak sallarlarsa ertesi gün kendilerini başka bir yerde bulurlar’ dedi. AKP Genel Başkanı R. Nerede belediye başkanı? Yok. Benim sözüm burada bitiyor. AKP genel başkanının Hatay’da yaptığı, başbakansız cumhurbaşkanı konuşması demokrasinin köküne kezzap suyu dökmenin sanığı ve tanığıdır. Mehmet kardeşimizin Hataylıların teveccühüne mazhar olduğunu görmekten memnuniyet duyuyorum’ diye konuşan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:‘Hatay, kamu yatırımlarını noksansız alsa da yereldeki vizyon eksikliği nedeniyle potansiyelini açığa çıkmakta zorlanan şehrimiz. . Bu özlü söz R. İfade, iş işten geçtikten sonra, anlamına geliyor) oldu. . ",. 95. Bası, s. Oysa günümüzde, Fransızların “Barış İçinde Birlikte Yönetim” dedikleri “cohabitation pasifique” tarzı, demokratik yönetimin kaçınılmaz sonucu kabul edilmektedir. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı, mahzun kaldı!” cümlesi demokrasiyi kullanan bir monarkın tehditlerini ifade etmektir. Erdoğan, Hataylılara “Ya Kırk Katır Ya Kırk Satır” diye gözdağı veriyor. “A” partisinden cumhurbaşkanı, “B” partisinden başbakan.